Pazartesi, Haziran 09, 2014

Ağaç Yaşken Eğilir Tabii de Esner Demek Daha Doğru Sanki


Haftasonu Neslihan Hocam ile Çocuk Yogası eğitimimi tamamladım.  Geçtimiz hafta da Kalp ve Kanser Hastalarına yönelik yoga eğitimi vardı.  Her ikisi de ayrı ayrı ufuk açıcı oldu.  Dolu dolu dört günden kalanları işlemek ve parlatmak için yapılacak çok şey var. Derslerde öyle çok konu başlığı vardı ki tempo hiç düşmedi.  Neslihan Hoca sadece eğitim konusu neyse onunla ilgili değil, ne sorarsanız sorun cevaplamaya vakit ayırıyor.  Sıcak bir insan, sanki hep tanışıyormuşuz gibi bir his veriyor insana.  Tanıdığıma çok mutluyum onu.  Son gün oğlum da katıldı derse.  Bildiğinden haberimin olmadığı pozları yaptı.  Oldukça da esnek.  Derste çok da eğlendi.  Hem de miniklere başka bir yaşıtı ile birlikte abilik yaptı.  Harika bir deneyim oldu onun için. 

Seçenekler sonsuz.  Niyet ne ise onu uygulayabilmek için sayısız yöntem var.  Görmek, sorumluluk almak, vermek, faydalı olabilmek, bir fark yaratabilmek için yapılabilecekler, onları bulabilmemiz için hazır bekliyor. 
Pazar sabahı bir arkadaşımla konuşuyorduk.  Harekete geçme isteğini ifade ediyor ancak sanırım bunun için yeterli itici kuvveti bulamıyordu kendi içinde.  Biraz sohbet ettikten sonra Eylülde yogaya başlamak üzere sözleştik.  O da bana duvar tenisi öğretecek.  Tabii bu arada, tatil süresince televizyonu kapat diye tavsiye vermeden de duramadım.  Oldukça vaktini alıyordu zira anladığım kadarıyla.  Umarım bu tavsiye ile haddimi aşmamışımdır ama birden çıkıverdi sözler.

Çocuk yogasının faydalarını yazacağım birkaç gün içinde.  Ağaç yaşken eğilir sözünü çok seviyorum ama eğmek fiilinde ince bir çizgi var ya.  O beni düşündürüyor.  Fazla eğmek de istenmeyen sonuçlar verebilir.  En iyisi esnetmek.  Kulak vermek sinyallere.  Eğiyorum diye can acıtmamak, zorlama ile rahat bırakma arasında bir denge aradığımız.

Fotoğraftaki oğlumun avucundaki arkadaşı.  Sanırım 4-5 yıl önce çekilmişti bu resim.  Hala gülümsüyor bana:)