Cuma, Temmuz 13, 2007

Gaymak Dondurma Tadında

Tatilleri biraz dondurma yemeğe benzetiyorum. Sıcaktan ve işten bunalındığı bir anda akla düşüveren, alana kadar sabırla ve istekle beklenen, ilk anlarında serinliğine şaşırıp, ortalarından itibaren işin içine külahın da katılması ile, ne olduğunu anlamadan bitiriverilen, tadı tamakta kalan nefis birşey. Bizim tatilimiz de öyle oldu. İlk tatil köyü tecrübemiz için hiç de fena sayılmayacak bir deneyim diyebiliriz. Öyle çok detay var ki şimdi hangisini anlatsam bilemedim. Sadece şunu söyleyeyim, tatil sonrası ilk çalışma haftası bitti nerdeyse ama ben hala hergün tatil resimlerine tekrar tekrar bakıp, defalarca inceleyip gülümsüyorum. Sevilcim ile de on dakikacık da olsa görüşebildik. Tatil köylerimiz yanyana imiş, girişleri uzak gibi görünse de, kıyıları birmiş meğerse. Sağolsun aradı ve hem kendisiyle hem de şeker kızıyla tanıştık. Abiyi göremedik maalesef, bir dahaki sefere umarım. Ankara'da oturduklarını sanıp büyücek bir pot kırsam da, sonunda burada da görüşebilmek dileğiyle ayrıldık.
Tatilde dinlenme beklentim yoktu ama tam tersi oldu, olabildi. Şaşırdım ve bu işe bayıldım. Çocuklarla kesintisiz birlikte olmak, yemek, alışveriş koşturma derdi olmamak çok çok iyi geldi bana. Bir de kalın perdelerin rolü bu işte büyük. Evde saat altı ila yedi arası bir saatte uyanan oğluşum, kalın perdeli odalarımızda taaa sekizlerde dokuzlarda uyandı tüm hafta boyunca. Şimdi sabahları doğuya bakan odasındaki ışıktan rahatsız oluyor ve ağlayarak uyanıyor, en kısa zamanda biraz daha kalınca perdeler diktireceğim odasına. Bu sefer de işe giderken göremiyor olacağım, bir şekilde ortasını bulacağız artık.
Tatil keşke bitmese desek de, evimizi çooook özledik tabii.
Yeni site yönetimimizin yeni bir uygulaması var. Her onbeş günde bir bahçede kocaman beyaz bir perdede film gösterimi oluyor. Tatile çıkmadan önce Ice Age 2'yi seyrettik açık havada. Bayıldım bayıldım. Dün akşam da hava esiyor ve bulutlu diye iptal edilir sanmıştım ama perdenin kurulduğunu görünce çok sevindim. Yarı Muğlalı (Bodrum-Girit karması olması itibariyle %25 ediyor ama olsun iltimas geçtim) olduğum için oynayacak filmin Dondurmam Gaymak olması ayrıca heyecanlandırdı beni. Oğluşun aşısı vardı dün, akşam aşımızı olup geldikten sonra baba oğul uyumaya girdiler biz de kızımla battaniyemizi, mısır patlaklarımızı, suyumuzu, kahvemizi alıp aşağıya indik. Renkli armut koltuklara kurulduk ve bu çok tanıdık, çok eğlenceli ve farklı filmi keyifle izledik. Resmi sitesinde bolca detay var ama filmi mutlaka görmek, Muğla'nın o nefis şiveli insanının film ekibiyle birlikte neler başardıklarına şahit olmak gerek. Tatil sonrası işe gitmenin verdiği moral bozukluğuna da iyi geldi bu film. Dönünce eşim bile farketmiş ki, bir film nasıl neşelendirmiş böyle seni dedi. Bir dahaki sefere daha çok mısır patlatmalı yanlız. Kızıma ayırdıktan sonra arkadaşları için de ufak iki üç poşet pörtlek hazırlamıştım ama başkaca çocuklar da vardı, yetmedi tabii. Açık havada film seyretme keyfi yaşatan, bodrum katlarından çatılara kadar heryeri ilaçlatan, ilave su depoları yaptıran çalışkan site yönetiminin çalışmalarına ben de mısırları patlatarak yardımcı olayım diyorum. Alaska frigo satışlarına da girmeyi düşünmüyor değilim hani.
İşlere güçlere döndük ve tatili hoş bir anı olarak bıraktık. Fikriminincegülücüm beni sobelemiş, epey de zaman olmuş, daha fazla geciktirmeden en kısa zamanda yazacağım. Oğlu ameliyat olmuş bir de. Buradan geçmiş olsun dileklerimi ileteyim. Diğer bloglarda son durum ne, yavaş yavaş bakmaya başladım. Evet evet özlemişim buraları da.